CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, Mart ayı Basın Özgürlüğü Raporu'nu yayımlayarak Türkiye'deki basın özgürlüğüne yönelik endişe verici gelişmeleri kamuoyuyla paylaştı. Raporda, gazetecilere yönelik artan baskılar, gözaltılar, RTÜK'ün verdiği ağır cezalar ve sosyal medyaya uygulanan sansür dikkat çekiyor. Çakırözer, tüm bu uygulamaların Anayasa'yı yok sayan kararlarla milyonların haber alma hakkının engellenmesi anlamına geldiğini vurguladı.

Gazetecilere Yönelik Baskılar Artıyor

Raporda, Mart ayında gazetecilerin en az 70 kez hakim karşısına çıkmak zorunda kaldığı, 20 gazeteciden 8'inin tutuklandığı belirtiliyor. Gösterileri izleyen gazetecilerin darp edildiği, gözaltına alındığı, tutuklandığı ve hatta yabancı gazetecilerin sınır dışı edildiği vurgulanıyor. Bu durum, gazetecilerin özgürce haber yapma imkanının ciddi şekilde kısıtlandığını gösteriyor.

• Gazeteciler en az 70 kez hakim karşısına çıktı.
• 20 gazeteci gözaltına alındı, 8'i tutuklandı.
• Yabancı gazeteciler sınır dışı edildi.

Çakırözer, "Tek adam yönetimi ve onun sopasına dönüşen kurumlar, İmamoğlu’na yapılan hukuksuzluğa ve seçme haklarını elinden alınmasına karşı meydanları dolduran milyonların haykırışının duyulmasını engellemek için gazetecileri, televizyon kanallarını ve sosyal medyayı hedef aldı." ifadelerini kullandı. Bu sözler, basına yönelik baskının siyasi bir amaç taşıdığını açıkça ortaya koyuyor.

RTÜK'ten Ağır Cezalar ve Sosyal Medyaya Sansür

Raporda, RTÜK'ün protestoları canlı yayınlayan televizyon kanallarına verdiği ağır cezalar da yer alıyor. SCZ TV'ye 10 gün ekran karartma cezası verilirken, Tele 1, Now TV ve Halk TV'ye de çeşitli yaptırımlar uygulandı. Ayrıca, protesto gösterileri sırasında ifade özgürlüğünü kısıtlayıcı 'bant daraltma' uygulaması devreye sokularak çok sayıda sosyal medya hesabına erişim engeli getirildi.

Çakırözer, RTÜK'ün bu cezalarının basın özgürlüğüne yönelik açık bir saldırı olduğunu belirterek, "Bir kişinin iktidarını korumak uğruna tamamen hukuksuz, Anayasa’yı yok sayan kararlarla milyonların haber alma hakkı yine engellendi." dedi.

Haber Alma Hakkı İçin Mücadele Sürecek

CHP'li Çakırözer, tüm bu baskılara rağmen halkın haber alma hakkı ve basın özgürlüğü için mücadelelerinin kararlılıkla süreceğini vurguladı. Türkiye'de demokrasinin ve hukukun üstünlüğünün sağlanması için basın özgürlüğünün korunması gerektiğinin altını çizdi. Unutulmamalıdır ki, özgür bir basın, sağlıklı bir demokrasinin vazgeçilmez unsurudur. Basına yönelik bu tür baskılar, sadece gazetecileri değil, tüm toplumu etkilemektedir. Bu nedenle, basın özgürlüğünü savunmak, hepimizin sorumluluğundadır.