Eskişehir'de Deprem Tehlikesi ve Kentsel Dönüşüm Süreci
Eskişehir, alüvyon zemin yapısı ve diri fay hatları nedeniyle yüksek deprem riski taşıyan şehirler arasında yer alıyor. Eskişehir Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürü Hikmet Çelik, kentsel dönüşüm çalışmalarının durumu ve deprem hazırlıklarına dair önemli açıklamalar yaptı. Çelik, özellikle riskli yapıların dönüştürülmesi ve TOKİ projelerinin şehirdeki etkisi üzerinde durdu.
Kentsel Dönüşümde Yaşanan Gecikmeler
Eskişehir'de kentsel dönüşüm çalışmaları, özellikle Odunpazarı ve Tepebaşı bölgelerinde yavaş ilerliyor. Karapınar ve Gündoğdu gibi projelerde teknik ve idari eksiklikler nedeniyle istenen sonuçlar alınamadı. Çelik, belediyelerin sorumluluklarını yerine getirmemesi nedeniyle sürecin sekteye uğradığını belirtti. Öne çıkan sorunlar şunlar:
- Planlama eksiklikleri: Belediyelerin sunduğu projelerin teknik açıdan yetersiz kalması.
- Hukuki süreçler: Vatandaşların açtığı davaların dönüşümü geciktirmesi.
- Finansman: Belediyelerin bütçe ayırma konusundaki yetersizlikleri.
Deprem Riskine Karşı Alınması Gereken Önlemler
Eskişehir'in zemin yapısı, olası bir depremde büyük hasar riskini artırıyor. Çelik, şu önlemlerin acilen hayata geçirilmesi gerektiğini vurguladı:
- Mikrobölgeleme çalışmaları: Zemin ve fay hatlarının detaylı analizi.
- Güçlendirme ve yıkım: Riskli binaların yenilenmesi veya yıkılarak yeniden yapılması.
- TOKİ projelerinin artırılması: Sağlam zeminlerde yeni konut alanları oluşturulması.
Son 20 yılda TOKİ tarafından Eskişehir'de 20 bin depreme dayanıklı konut inşa edildi. Ancak, şehir merkezindeki eski yapı stoku hala büyük bir risk oluşturuyor. Özellikle 1999 öncesi inşa edilen binaların acilen elden geçirilmesi gerekiyor.
Çelik, vatandaşların riskli binalarını tespit ettirmek için lisanslı firmalara başvurabileceğini ve devletin sunduğu kira yardımı, kredi desteği gibi teşviklerden yararlanabileceklerini belirtti. Ayrıca, belediyelerin afet toplanma alanlarını artırması gerektiğinin altını çizdi.
Eskişehir'in deprem riskine karşı hazırlıklı olması için yerel yönetimler, merkezi hükümet ve vatandaşların iş birliği içinde hareket etmesi gerekiyor. Aksi takdirde, olası bir depremde ciddi can ve mal kayıpları yaşanabilir.
