
Sezaryen Yasak mı Geliyor? Kadınlardan Sert Tepki!
Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu (TKDF),19 Nisan 2025 tarihinde Resmi Gazete'de yayımlanan ve kadınların planlı sezaryen doğum yapmasını engelleyen yönetmeliğe sert tepki gösterdi. Federasyon, söz konusu yönetmeliğin Anayasa'ya, uluslararası sözleşmelere ve temel insan haklarına aykırı olduğunu vurguladı. Peki, bu yönetmelik ne anlama geliyor ve kadınlar neden bu kadar tepkili?
Sezaryen Özgürlüğüne Darbe mi?
TKDF'nin açıklamasına göre, yeni yönetmelik kadınların kendi bedenleri üzerindeki karar verme hakkını ihlal ediyor. Federasyon, her kadının doğum şekli konusunda özgür iradesiyle karar verebilmesi gerektiğini savunuyor. Planlı sezaryen, bazı durumlarda anne ve bebek sağlığı için gerekli olabilirken, bu hakkın kısıtlanması ciddi sorunlara yol açabilir. "Yeter artık çıkın yatak odamızdan!" diyerek tepkilerini dile getiren kadınlar, bu kararın kabul edilemez olduğunu belirtiyor.
Yönetmeliğin Hukuki Boyutu
TKDF, yönetmeliğin sadece kadın haklarına değil, aynı zamanda Anayasa'ya ve uluslararası sözleşmelere de aykırı olduğunu savunuyor. Anayasa'nın temel hak ve özgürlükleri güvence altına aldığını hatırlatan federasyon, bu tür bir kısıtlamanın hukuki dayanağının olmadığını belirtiyor. Ayrıca, Türkiye'nin imzaladığı uluslararası sözleşmeler de kadınların sağlık haklarını koruma altına alıyor. Bu nedenle, yönetmeliğin iptali için hukuki yollara başvurulması bekleniyor.
Kadınlar Ne İstiyor?
- Doğum şekli konusunda özgür karar verme hakkı
- Sağlık hizmetlerine eşit erişim
- Bedenleri üzerindeki söz hakkının korunması
- Uluslararası sözleşmelerin uygulanması
Kadınlar, bu hakların ellerinden alınmaması için mücadele etmeye kararlı. Sosyal medyada da büyük yankı uyandıran bu konu, birçok kadın örgütünün ve aktivistin desteğini alıyor. #SezaryenHakkım etiketiyle yapılan paylaşımlar, kadınların sesini duyurmasına yardımcı oluyor.
Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu'nun tepkisiyle gündeme gelen bu yönetmelik, kadınların bedenleri üzerindeki karar verme hakkı ve sağlık hizmetlerine erişim konularında önemli bir tartışma başlattı. Yönetmeliğin hukuki dayanağı ve kadın hakları üzerindeki etkileri önümüzdeki günlerde daha da netleşecek. Ancak, kadınların bu konudaki kararlılığı ve mücadelesi, gelecekte benzer uygulamaların önüne geçilmesi açısından büyük önem taşıyor.