CHP Genel Başkanı Özgür Özel'e yapılan tokatlı saldırı, Türkiye gündemine bomba gibi düştü. Ancak bu saldırının ardındaki gerçekler, olayın vahametini daha da artırıyor. Saldırganın, geçmişte işlediği korkunç cinayetler ve serbest kalma şekli, akıllarda büyük soru işaretleri yaratıyor. Peki, Özgür Özel'e saldıran Selçuk Tengioğlu kimdir ve nasıl serbest kalmıştır?

Saldırganın Kan Donduran Geçmişi

Özgür Özel'e fiziki saldırıda bulunan 66 yaşındaki Selçuk Tengioğlu'nun geçmişi, adeta bir katliamla dolu. İçişleri Bakanlığı'nın açıklamasına göre, Tengioğlu, 2004 yılında B.T. ve M.T. isimli iki çocuğunu öldürmüş ve iki çocuğunu da yaralamıştı. Bu vahşet sonrası müebbet hapis cezasına çarptırılan Tengioğlu, 16 yıl hapis yattıktan sonra 2020 yılında şartlı tahliye ile serbest bırakıldı. Bu durum, kamuoyunda büyük bir infial yaratırken, "Müebbet hapis cezası alan bir katil nasıl serbest kalabilir?" sorusu sıkça sorulmaya başlandı.

İnfaz Yasasındaki Değişiklikler ve Tartışmalar

Tengioğlu'nun çocuklarını katlettiği 2004 yılında, eski TCK maddesi yürürlükteydi. Bu maddeye göre, müebbet hapis cezasının infaz süresi 16 yıl olarak belirlenmişti. Ancak, 2005 yılı sonrasında AK Parti döneminde yapılan düzenlemelerle infaz yasası ağırlaştırıldı. TCK madde 48'de yapılan değişiklikle, "Eğer ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ile müebbet hapis cezasına mahkumiyet beraber varsa bu süre 36 yıla, birden fazla müebbet cezası varsa 30 yıla, bir müebbet hapis cezası ile süreli hapis cezasına mahkumiyet halinde en fazla otuz yıla çıkmaktadır." ifadeleri yer aldı. 01.06.2005 tarihinden sonra işlenen suçlarda verilen müebbet hapis cezalarında indirime gidilmeksizin 24 ila 45 yıl arasında değişmektedir.

Saldırganın İlk İfadesi ve Gözaltı Süreci

Özgür Özel'e tokatlı saldırıda bulunan Tengioğlu, ilk ifadesinde "Yemek kartı istedim, vermediler. Saldırı niyetim yoktu, sinirlerime hakim olamadım" şeklinde konuştu. Ayrıca, hırsızlık ve tehdit suçlarından da sabıkası bulunan Tengioğlu'nun gözaltı işlemleri emniyette devam ediyor.

Bu olay, hukuk sistemimizdeki infaz yasalarının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözler önüne seriyor. Toplumun vicdanını yaralayan bu tür olayların yaşanmaması için, infaz yasalarının daha adil ve caydırıcı olması gerekiyor. Aksi takdirde, suçluların cezasız kalması, toplumda büyük bir güvensizlik ve adaletsizlik duygusuna yol açacaktır.