
Öğrenci Fanzinleri: Dayanışmanın Yeni Sesi!
Son dönemde öğrenci hareketlerinin yükselişiyle birlikte, fanzinler de gençlerin kendilerini ifade etme ve örgütlenme aracı olarak öne çıkıyor. Özellikle son üç ayda sayıları hızla artan üniversite fanzinleri, öğrencilerin politik görüşlerini dile getirdiği, dayanışma çağrıları yaptığı kolektif yayınlar olarak dikkat çekiyor. Peki, bu fanzinler neden bu kadar popüler ve öğrenciler için ne ifade ediyor?
Fanzinler: Bir Alt Kültürün Yapıtaşı
Fanzinlerin yükselişi, aslında bir sosyal medya sansürüyle başlıyor. 19 Mart 2025'te İstanbul Üniversitesi öğrencilerinin polis barikatını yıkması ve bu olayın videosunun Hergele Postası adlı öğrenci haber ağı tarafından paylaşılması üzerine, hesabın erişime engellenmesi, öğrencileri alternatif arayışlara itiyor. Hergele Fanzin editörü Faruk Başaran, bu durumu şöyle açıklıyor: "Hesap kapatıldıktan sonra fanzinin çok ilgi görmeyeceğini düşündük. Ama öyle olmadı." Bu olay, fanzinlerin öğrencilere aşıladığı güven ve dayanışma hissinin ne kadar güçlü olduğunu gösteriyor.
İstanbul Bilgi Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencisi Emre, fanzinleri bir "güven ve dayanışma alanı" olarak tanımlıyor ve "Kâğıt mahremiyettir. Bir fikri, bir örgütlenmeyi basılı halde elinizde tutarsanız, alanınıza almış olursunuz. Kişisel bir parçanız olur. Fanzin kültürü, işte böylesi dayanışma hisleriyle örülüyor" diyor.
Fanzinler ve Öğrenci Örgütlenmesi
Fanzinler sadece birer ifade aracı değil, aynı zamanda öğrenci örgütlenmesinin de önemli bir parçası haline geliyor. Anadolu Üniversitesi gazetecilik öğrencisi Bartu, "Fanzinlerin içeriğine göre öğrencileri örgütleyebildiğine bizzat tanık oldum. Politik nedenlere değindiğimizden dolayı okur kitlesi de örgütlenmeye daha yatkın bir şekilde kapatıyor kitapçığı. Sonucunda örgütlenmede artış oluyor" şeklinde konuşuyor. Ancak Bartu, öğrencilerin heyecanının politik baskılarla söndürülmeye çalışıldığını da belirtiyor.
- Protestolarda
- Gençlerin gittiği kafelerde
- Okul kantinlerinde
- Sınıflarda
Fanzinler, öğrencilerin kol kola mücadeleye davet ettiği, karşılıklı güvenin olduğu bir ilişkiyi simgeliyor.
Sosyal Medya Sansürüne Karşı Alan Yaratmak
Boğaziçi Üniversitesi öğrencisi Aslı, fanzinlerin kendisi için yıllardır vazgeçilmez bir mecra olduğunu söylüyor ve "Dijital ortamlara güvenin azalması gerektiği bu dönemlerde, bilgiyi doğru ve sağlam şekilde iletmek için de farklı başlıklar altında yaratılan fanzinler çok değerli" diyor. Aslı, sansür ve baskıların kendilerini yıldırmadığını, aksine daha da bağladığını vurguluyor: "Bir sosyal medya sayfasına istediğim şeyi yazamazken, bir kâğıda yazıp orda da var edebiliyorum. Kağıtlar ve 'eski medya' araçları büyük güç bence. Üretimimiz, bizim özgürleşme yolundaki en değerli silahımız."
Fanzinler, öğrencinin kendi için söz almasına, taleplerin duyurulabileceği platformların oluşmasına ve öğrenci mücadelesine destek sağlıyor. Kâğıt üzerinden bağ kurmak, dayanışma ağları yaratmak, eylemler yapmak gençleri ekranların dışındaki dünyaya dahil ediyor. Her gün yeni bir öğrenci, yeni bir A4 kağıdını ikiye katlayarak kendini ifade etmek, sesini duyuramayan herkesin sesi olmak istiyor.