
Dervişoğlu'ndan Kanal İstanbul'a Sert Eleştiri: Rant Projesi!
İYİ Parti Grup Başkanı Müsavat Dervişoğlu, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada iktidarı sert bir şekilde eleştirdi. Kanal İstanbul Projesi'ni rant projesi olarak nitelendiren Dervişoğlu, deprem hazırlıklarının yetersizliğine ve ekonomi politikalarına da değindi. Dervişoğlu, "Şimdi yeniden Kanal İstanbul’un peşine düşmüşler. İstanbul’un son sulak alanlarına, su kaynaklarına saldırıyorlar" ifadelerini kullandı.
Dervişoğlu'ndan İktidara Ağır Eleştiriler
Müsavat Dervişoğlu, 6 Şubat depremlerinin ardından yaşananları hatırlatarak Cumhurbaşkanı Erdoğan ve hükümeti hedef aldı. "25 yıl İstanbul’u, 23 yıldır da Türkiye’yi yöneten Erdoğan ve avanesi ne Türkiye’yi ne de İstanbul’u depreme hazırlayabilmiştir" diyen Dervişoğlu, kentsel dönüşümün sadece rant odaklı yürütüldüğünü savundu. Dervişoğlu, "Dönüşüm deyince, arsa ve imar rantını hatırlıyorlar. İnşaat denilince AVM ve lüks rezidanslar dışında akıllarına hiçbir şey gelmiyor" şeklinde konuştu.
Deprem vergilerinin amacı dışında kullanıldığını belirten Dervişoğlu, "1999 Depremi sonrası belirlenen 470 toplanma alanından bugün sadece 77’si kullanılabiliyor. Diğerleri gasp edilmiş, yerlerine AVM’ler ve gökdelenler dikilmiştir" dedi. Türk Telekom ve Turkcell’in kamu eliyle yönetilmesine rağmen iletişim hizmetlerinin yetersizliğini eleştiren Dervişoğlu, "Milletin cebinden rant şebekelerine kaynak aktarılıyor. Huzur hakkı adı altında torpillilere milyonlarca lira ödeniyor. Ama milletin geleceğine dair tek bir hayırlı proje akıllarına gelmiyor" diye konuştu.
Hükümetin İstanbul seçimlerine yönelik tutumunu da eleştiren Dervişoğlu, "Seçimle alamadığınız İstanbul’u hileyle almak için bir ayda 50 milyar doları yaktınız. 23 yıldır bitmeyen yağmanız devam etsin diye bu aziz milletin biriktirdiği dövizi har vurup harman savurdunuz" ifadelerini kullandı.
Kanal İstanbul Projesi: Rant İddiası
İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, Kanal İstanbul projesini "İstanbul’un su kaynaklarına saldırı" olarak nitelendirdi. "Suyun altından değerli hale geldiği çağımızda, İstanbul’un son sulak alanlarına saldırıyorlar. Neymiş; vatandaşa konut yapılacakmış. Eğer Türk vatandaşına yapıyorsanız, reklamı neden Arap ülkelerinde yayınlatıyorsunuz?" diye soran Dervişoğlu, projenin gerçek amacının gizlenmiş büyük bir rant projesi olduğunu savundu.
Dervişoğlu, "Bu büyük yağmayı Ayşe teyzeye, Ahmet amcaya ‘ev yapıyoruz’ diye perdelemeye çalışıyor, petrol zenginlerinden müşteri bulmaya çalışıyorsunuz" ifadelerini kullandı. Hükümeti "Sarayın bekasını milletin bekasına tercih etmekle" suçlayan Dervişoğlu, "Türk milletinin devletini, Türk milletinden kopmuş bir avuç azınlık idare etmektedir" dedi.
Ekonomi ve Güvenlik Politikalarına Eleştiri
Dervişoğlu, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler’in bir şehit haberiyle ilgili yaptığı açıklamayı da eleştirdi. "Sayın Bakan, ‘Bir tane drone atmışlar, o da bizim Mehmetçiğe çarptı, hastaneye götürdük, kurtaramadık, şehit oldu’ dedi. Şehidimizi bu kadar lakayt bir dille anlatmak kabul edilemez. Bu ifade, bir kahramanın şehadetini değil, sanki yolda çarptığı yavru kediyi anlatıyor" diye konuştu.
Bakan Güler’e, "O drone’u kim attı?" sorusunu yönelten Dervişoğlu, açıklamanın terörle mücadelede kararlılık mesajı taşımadığını ifade ederek, "Şehide kelle diyerek, teröriste barış güvercini muamelesi yaparsanız, bu milletin güvenini kaybedersiniz" dedi.
Ekonomik krizle ilgili olarak da değerlendirmelerde bulunan Dervişoğlu, yaşanan sorunların temel kaynağının Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi olduğunu belirtti. "Türkiye ekonomisinin tek bir nedeni var: Cumhurbaşkanlığı sistemi adlı saray tasallutu. Çünkü bu sistem, elde avuçta ne varsa tüketmiştir" ifadelerini kullandı. Dervişoğlu, mevcut sistemde Türkiye’ye yatırım gelmesinin, istihdam yaratılmasının ya da ekonomik güven ortamının oluşmasının mümkün olmadığını belirtti.
Müsavat Dervişoğlu'nun sert eleştirileri, Kanal İstanbul projesinin tartışmalarını yeniden alevlendirirken, iktidarın ekonomi ve güvenlik politikalarına yönelik eleştiriler de gündemde kalmaya devam ediyor. İYİ Parti'nin bu konulardaki tutumu, önümüzdeki dönemde siyasi arenada önemli bir rol oynayacak gibi görünüyor.