Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın avukatları, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) Türkiye'nin itirazını reddetmesi üzerine yeniden tahliye başvurusunda bulundu. AİHM'in Demirtaş'ın tutukluluğunun hak ihlali olduğuna dair kararı kesinleşmişti. Peki, bu karar Demirtaş'ın serbest kalmasına zemin hazırlayacak mı?

AİHM Kararı ve Tahliye Başvurusu

Cumhuriyet'in haberine göre, Demirtaş'ın avukatları AİHM'in kesinleşen kararı sonrası harekete geçti. AİHM kararını hukuki dayanak göstererek yeni bir tahliye talebinde bulundular. Başvurunun ardından yargı mercilerinin süreci değerlendireceği belirtildi. Bu gelişme, Demirtaş'ın destekçileri ve hukuk çevreleri tarafından yakından takip ediliyor.

• AİHM'in kararı Türkiye için bağlayıcı mı?
• Yargı mercileri AİHM kararını dikkate alacak mı?
• Demirtaş'ın tahliye edilme ihtimali nedir?

Bu sorular, sürecin seyrini belirleyecek önemli noktalar olarak öne çıkıyor. Demirtaş'ın avukatları daha önce de benzer gerekçelerle tahliye talebinde bulunmuş ancak bu talepler reddedilmişti. Bu kez AİHM'in kesinleşmiş kararı, hukuki zemini güçlendiriyor.

Selahattin Demirtaş Kimdir?

Selahattin Demirtaş, Türkiye siyasetinde önemli bir figürdür. HDP'nin eski Eş Genel Başkanı olarak görev yapmış ve Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde milletvekilliği yapmıştır. Demirtaş, özellikle Kürt sorunu ve demokrasi konularındaki söylemleriyle tanınmaktadır. 2016 yılından beri tutuklu bulunmaktadır. Hakkındaki suçlamalar ve yargı süreci, hem Türkiye'de hem de uluslararası alanda tartışmalara yol açmıştır.

Demirtaş'ın tutukluluğu, Avrupa Konseyi ve AİHM gibi uluslararası kuruluşlar tarafından da eleştirilmiş ve Türkiye'ye yönelik çağrılar yapılmıştır. AİHM'in Demirtaş'ın tutukluluğunun hak ihlali olduğuna dair kararı, bu eleştirilerin bir yansıması olarak değerlendirilmektedir.

Sürecin Muhtemel Sonuçları

Demirtaş'ın tahliye başvurusu, Türkiye'deki yargı süreci ve siyasi iklim açısından önemli bir dönüm noktası olabilir. Yargı mercilerinin AİHM kararını dikkate alarak tahliye kararı vermesi, Türkiye'nin uluslararası hukuk normlarına uyum sağlama çabası olarak değerlendirilebilir. Ancak, başvurunun reddedilmesi durumunda ise, Türkiye'nin uluslararası alandaki imajı daha da zedelenebilir.

Sonuç olarak, Selahattin Demirtaş'ın tahliye süreci, Türkiye'deki hukuk devleti ilkesi, yargı bağımsızlığı ve uluslararası hukuk normlarına uyum gibi temel konularda önemli bir sınav niteliği taşıyor. Yargı mercilerinin vereceği karar, hem Demirtaş'ın geleceğini hem de Türkiye'nin uluslararası arenadaki konumunu etkileyecektir.